Aynı Göz Yaşında Karşılaşanlara - Şebnem KARAKUŞ \n

Buharı tüten fincanlarda koyu demli kelimelerini kuytu masalarda unutur,
Soğuturdu.
Tek bir yudum almadı hiç birinden.
Ceketini astığı yerde çığlıkları,
Çantasını bıraktığı iskemlelerde susuşları kalırdı.

Yarım kalmış cümlelerinin kırıklarına yalın ayak basa basa yürüdü,
Canın acımıyor mu diye soranlara
Acı aldığım nefes demeyi bile lüzumsuz gördü

Küçücük ellerinin arasında kocaman bir dünya saklıydı
Ellerinin arasında ısıtırdı yurtsuzluğumu.

Kimse bilmezdi gülüşünün nerede neden parçalandığını
Mayın tarlaları, yıldırımlar, yangınlar geçerdi insanların aklından
Oysa biz aynı gözyaşında Her karşılaştığımızda Beni selamlarken
Kendini tanımazdı
Bilirdim.