Ben Murat Ulusan.18-08-1992’de güneşli bir sabahta, üçüz eşi olarak dünyaya geldim. Erken doğumun etkisiyle gözlerimi kaybettim. Ellerim, gözlerim oldu. Bana dünya penceresini araladı ama asıl dünya panoramasını gösteren şey, Braille alfabesi ile tanışmam oldu.

     Altı yaşına kadar çevremi ellerimle tanıdım. İlkokula başladıktan sonra Braille alfabesini öğrenmem hayatımın akışını değiştirdi. Türkan Sabancı Görme Engelliler İlköğretim Okulu’nda çok değerli öğretmenlerimden yazı eğitimi aldım. İlk zamanlarda tabletime çivili kalemimle bastırırken o zayıf parmaklarımın nasıl da acıdığını şimdi gülümseyerek anımsıyorum. Bu zorluğu diğer arkadaşlarım da duyuyor ve üzülüyorlardı. Bu durumun ne büyük bir nimet olduğunu bilebilir miydik?

Bizi hayata bağlayan bu sihirli anahtarın şifresi altı minik noktaydı. Bunu keşfeden Louis Braille on altı yaşındayken bu yazı sistemini geliştirdi. Matris tabletleriyle dünyada binlerce körün okuyup yazmasını sağladı. Daha sonra İllinois Körler Okulu Yöneticisi Frank Hall,Braille alfabesini daktiloya uyguladı ve bu sistemi yaygınlaştırdı.

Günümüzde artık elektronik Braille makineleri bilgisayar sistemiyle entegre olmuştur.

Ben de bu sistemden olabildiğince yararlanmakta ve zamanımı çok iyi kullanmaktayım. Bu kolaylığa ailemin ve okulum Saint-Joseph Lisesi’nin çok büyük katkıları olmuştur. Elbette Braille alfabesinin tabletlerle yazılması kabartma harflerin körler tarafından elle okunmasında ilk büyük adım olmuştur. Daha sonra bu alfabe çeşitli icatlar ile elektronik ortamla birleştirilmiştir.

Benim için bu aşama önce Braille-Lite ardından Focus cihazıyla mümkün olmuştur. Ben şu sıralarda Focus adı verilen cihazı kullanıyorum. Bu cihazı bilgisayarıma bağlayarak ekrandaki yazıları parmaklarımla okuyabiliyorum. Pahalı bir sistem olduğunu biliyorum. Kuruluşların yardımıyla tüm körlere ulaştırılabilse ne kadar büyük bir iyilik yapılmış olur. Bana da okulum yardımcı oldu. İlgililere şükran borçluyum.

     Braille Alfabesine ek bir sistem geliştirilerek şekillerin ve görsel eğitim programlarının teknik olarak bu cihazların benzerleriyle körlere sunulması en büyük idealimdir. Bu kadar gelişmiş bir teknolojik çağda alfabe kadar şekillerin de körlere ulaştırılıp eğitim alanına sokulması çok zor bir durum olmamalıdır. Bu konuda çalışmalar yapıldığını biliyorum. Bir öğretmenim de görsel şekil eğitimine hizmet edecek teknik ve eğitsel araştırmalar yapmaktadır. Bana yakında sonuç alabileceğini de söyledi. Ancak onun bu çalışmalarını destekleyebilecek sponsor kuruluşları bulamadığından yakınmaktadır. Tanıma fırsatı bulduğum değerli kör büyüklerimin hizmetlerini saygıyla anıyorum.

     Okuma yazma bilmek bir gören için nasıl büyük bir gereksinimse aynı şekilde bir kör için de Braille Alfabesini öğrenmek o derece büyük öneme sahiptir. Braille Alfabesini bilmeseydim, ne okumuş olduğum bir çok kitabı okur, ne şu anda okuduğum okulda öğrenim görebilir, ne de elektronik gelişmelerden faydalanabilirdim. Bence Braille Alfabesi bir kör için su, hava gibi bir şeydir. Braille bilmeyen bir kör, okuma yazma bilmeyen bir gören insandan çok daha büyük dezavantajlara sahiptir.

     Gören ellerimi sana borçluyum, Louis Braille!

Murat ULUSAN